Her yıl artan teknolojik ilerlemeyle, insanlar internet erişimi ve çevrimiçi eğlenceye bağımlı hale geldi. Dahası, sosyal medya hayatımızı yaşama şeklimizi ve birbirimizle nasıl etkileşim kurduğumuzu etkiledi. Yıllar boyunca kendimize dair algımız çarpıtıldı ve parmaklarımızın ucundaki bilgi miktarı bizi bıktırdı ve tek kelime ile dış dünyaya kayıtsız bıraktı. Tüm bu sorunlar birikirken, sağlıklı ve mutlu bir romantik ilişki sürdürmek zordur.
Arkadaş bulma uygulamalarına anında erişim, yalnızca birbirimizle ilişki kurma şeklimizdeki bu boşluğu yaratmakla kalmadı, aynı zamanda günlük yaşamlarımızda bir tutarsızlığı da teşvik etti. Biz takip etmiyoruz; onu öyle bırakıyoruz ve boşanan insanların yüzdesi hiç olmadığı kadar arttı. Herkes sorunun temel göstergesi olarak çok sayıda seçeneğe sahip olmasından ve karşısında ki insan ile ne yapacağını bilmemesinden kaynaklanabileceğini iddia edebilir. Herkes hata yapar. Bu doğrudur, ancak bir ilişkiyi tutarlı bir getirebilmek ve paylaşabilmek, herkes tarafından arzu edilen bir şeydir.
İstediğiniz ve ihtiyacınız olan şey arasındaki bu sürekli itme ve çekme ile nasıl mücadele edersiniz? Yanlış ve doğru olan ne? 2020’de sağlıklı bir ilişkinin temel sorunlarından birini ele alarak başlayalım.
Ben’cilikten uzak olun
Bir ilişkiye girdiğinizde, diğer kişinin size her şeyi vermesini beklersiniz, ancak karşılığında aynısını mı yaparsınız? Hiçbir ilişki sadece sizinle ilgili değildir. Devam etmeden önce bunu kendinize itiraf etmelisiniz. Sadece siz olmadığını benimsedikten sonra bir diğer adım; biziz, biz, bizim olguları olacaktır. Bundan çok uzaklaşırsanız, bağlılık sorunlarınız olduğunu görebilirsiniz.
Bazı insanlar incinmekten o kadar korkarlar ki, kendilerini daha iyi hale getirmek için daha çok çabalamak ve sevdikleri kişi için savaşmaktansa ayrılmayı tercih ederler. Günümüzde yaşanan ilişkileri uzaktan gözlemlediğimde neredeyse hepsinde bu tutarsızlığı gördüm. Diğerleri, sevdikleri kişi için yeterli olduğundan bile şüphe edebilirler, bu yüzden öne çıkmadan ve kendini adamaya çalışmadan önce kendilerini bu karmaşık ilişkiye ait denklemden çıkarmayı tercih ederler. Yukarıda bahsedildiği gibi, bu ilişkide sadece siz yoksunuz. Konuşun, korkularınızı partnerinize iletin ve nereden geldiğinizi anlamalarına yardımcı olun. Bu adımı sizinle birlikte atmaya hazırlarsa size söylerler ve ilişkinizi geride bırakmak yerine, tüm sorunları geride bırakırsınız.
Özgüven problemleri
Daha önce belirtildiği gibi, kendinden şüphe duymak olsun veya kendinden nefret etmek olsun, kendinden kaynaklanan herhangi bir sorun, bir ilişkinin yüzeyinde başka sorunları ortaya çıkarabilir. Bununla nasıl başa çıkacaksınız? Her yerde yazan tavsiyelerden uzaklaşıp, profesyonel yardım alarak.
Uzun süredir bir kargaşaya takıldıysanız, belki de içinde saklı sorunları ortaya çıkarmanıza yardımcı olabilecek bir uzmana telefon etme zamanı gelmiştir. En önemlisi, kimseden yardım istemekten çekinmeyin. Bir kliniğe gitmekten endişe duyuyorsanız, mücadele ettiğiniz herhangi bir şey hakkında sizinle konuşabilecek çevrimiçi yardım hizmetleri var. Ne de olsa teknoloji sadece kötülükleri ile gelmedi.
Bazı şeyleri değiştirmek ve yardım istemek için asla çok geç olmasa da, efor sarf edilmediği taktirde partneriniz sonsuza dek ortalıkta olmayabilir. İçeriden kıpırdayan bir şey fark ettiğiniz anda yardım istemek için arayışa geçmelisiniz. Akıl sağlığı her yerde olduğu gibi bir ilişkide çok önemlidir ve herhangi birine bağlanmadan önce kendinizi anlayarak, kendinize öncelik vermeniz gerekir.
Kötü muamele işaretleri
Bir ilişkinin en önemli kısımlarından biri, birbirinize nasıl davrandığınızdır. Bir ilişkinin bir tarafı çok fazla zaman alırsa ve karşılığında hiçbir şey vermezse, başka türden istismarlara yol açabilir. İster fiziksel ister duygusal olsun, kimseye bu şekilde davranarak öz değerinizi bozmasına izin vermeyin. Kendinize değer vererek kötü muamele belirtilerini fark etmeyi öğrenin.
İlişkinin bir tarafı fiziksel veya duygusal taciz belirtileri gösterdiğinde, yapabileceğiniz en iyi şey kendinizi uzaklaştırmak ve ayrılmaktır. Kimse sana hak ettiğinden daha azını hissettirmemeli. Herkes değişebilir ve sevebilir; ancak, kendinizi ne zaman duracağını bilmediği bir duruma sokmak asla elverişli değildir.
Neden uzun ilişkiden bahseden bir makalede ayrılıktan bahsettiğimi anlatabilmem için aynaya bakmanızı istiyorum. Nedenini karşınızda göreceksiniz. Kötü muamele başlarda masum görülür fakat ilerleyen sürede çok ciddi etkilere sebep olabilir.
Sağlıklı ve mutlu bir ilişkiyi nasıl sürdürürsünüz?
Herhangi bir güçlü ilişkinin temeli, birbirini anlamaya ve birbirine saygı duymaya dayanır. Mevcut ilişkinizi mutlu ve sağlıklı tutmak için birkaç uzun ilişki önerisi vereceğim.
- İletişim: Birbirinize fikirlerinizi iletmekten ve sizi rahatsız eden şeylere açılmakta asla tereddüt etmeyin.
- Saygı: Sırf birinden hoşlandığınız için partnerinizin bundan zevk alması gerektiği anlamına gelmez. Onlara boşluk bırakın ve kendi fikirlerini oluşturmalarına izin verin.
- Uzlaşma: Kötü günler yaşayacaksınız ve yaşadığınızda, birbirinizle uzlaşmayı öğrenin. Partneriniz kendini kötü hissediyorsa, planlarınızı onlara uyum sağlayacak şekilde değiştirin ve size olduğunda da aynısını bekleyin. Hiçbir ilişki tek yönlü değildir.
- Yeniden yaratma: Bazen birisine onu sevdiğinizi göstermenin en iyi yolu ona zaman ayırmaktır. Birlikte bir film izleyin, dışarı çıkın ve ikinizin de keyif alabileceği bir şey bulun. Yıllar geçtikçe bunlar her zaman en çok değer verdiğimiz anılar olarak kalacaktır. Fakat yalnız kalmanın bir ihtiyaç olduğunu da unutmayın.
Uzun ilişki esasları
Herhangi bir ilişkinin kritik yönü hayatın temelinde olduğu gibi; sürekli değişim ve evrimdir. Bir şeye ne kadar sıkı tutunursak, o kadar çok uzaklaşır. Kendinizi zamanla akışına bıraktığınızda ve gelen durumlara uyum sağladığınızda, güçlenirsiniz ve gerçekten önemli olan şeyleri takdir edebilirsiniz. Bir kelime, bir dokunuş, bir jest. Küçük anlar, günlük olarak uğraştığımız tüm stres ve acıları telafi eden şeydir. Onları sevdikleriniz için yapın ve onlara davranılmasını istediğiniz gibi onlara davranın. Özellikle saygı çerçevesini yitirmeden. Ve günün sonunda, sorunlarınız varsa, bunları anlatmaktan çekinmeyin. Düzeltilemeyecek bir şey yoktur, yeter ki zamanında müdahale etmesini bilin. Düzeltilecek her şeyi düzeltebilmeniz için konuşun.
