Garip Bilgiler

Yeni bir yazı serisi oluşturmaya karar verdim. Alıntılar, faydalı bilgiler, garip bilgiler, hayata dair anlar, anılar, şiirler, makaleler derken yapışkan kağıtlarımın gözümün gördüğü her yerde olduğunu ve hiç birini paylaşmadığımı fark ettim. Sadece okuyunca garip bulduğum ve not aldığım bilgiler neredeyse yazı serisi olacak kadar birikmiş durumda ve okunması için paylaşmadığım sürece sadece ben faydalanmış olacağım. Biriktirdiklerimin tek yazı için dahi yeterli olmadığını düşünürken bir baktım ki sadece garipsediğim bilgiler için aldığım notlar ile neredeyse yazı serisinin beşincisini yazacak kadar çok birikmiş.

Bugün tüm işimi gücümü bırakarak devamı gelir mi bilmem ama yazı serisinin ilkini yazmaya karar verdim. Tabi bu bilgiler genel olarak bilimsel gerçekliğe dayanan şeylerden oluşmuyor. Hayatın hemen içinden olgular oldukları için ben gibi herkesi şaşırtacağı veya düşündüreceği kanaatindeyim.

Bu yazı serisinin sürekliliği konusunda tedirginliğime rağmen daha önceleri Faydalı Bilgiler adı altında topladığım gibi ayrı bir kategori oluşturarak bir isimde verdim; Yapışkan Kağıt Notları! Öyleyse tekrardan yapışkan kağıt notları serimin ilkine hoş geldiğiniz! Özetle içerik; garipsediğim bilgilere dair aldığım notlardan oluşuyor, buyurunuz.

Günah keçisi

Bu bilgiye erişmem deyimler ile haşır neşir olduğum zamanlara dayanıyor. Günah keçisi deyimi evrensel bir nitelik taşıdığı için nereden geliyor diye dikkatimi çekmişti. Günah keçisi, suçsuz olmasına rağmen başkalarının suçu üzerine yüklenilen kişi ya da topluluğa hitaben kullanılan isimdir. Günah keçisi deyimi nereden geliyor derseniz; yahudi toplumu eskiden düzenlediği bir ayinle seçtikleri iki keçiden birini kurban ediyormuş. Diğerini ise sembolik olarak halkın tüm günahlarını ona yükledikten sonra çöle bırakıyorlarmış. Günümüze; hiç bir suçu olmamasına rağmen açlığa ve susuzluğa terkedilen o keçi; günah keçisi olarak gelmiş.

Antibiyotiğin keşfi

Son yüzyılda antibiyotiklerin keşfi ile insan ömrü neredeyse 30 yıl kadar arttı. İnsanlar basit bakteriyel enfeksiyonlardan hayatını kaybetmeyip, daha uzun yaşayabilir hale geldi. Tabi bu uzun yaşam süresi insanların karşısında duran büyük bir düşmanı da daha ön plana çıkardı, o da tabi ki kanser! Bu arada not düşmekte fayda var; antibiyotikler sadece doktor kontrolü ile alınmalıdır.

Kızıl saçlı insanlar daha hassastır

Kızıl saçlı insanlar acıyı diğer insanlara göre daha fazla hissederler. Hatta bu yüzden kızıl saçlı insanların ameliyatında diğer insanlara göre %20 daha fazla anestezi uygulanabiliyormuş. Bu durumun nedeni ise; saçların kızıl olmasını sağlayan gen aynı zamanda acı reseptörlerini de ekiliyormuş. Tabi bu bilginin doğruluğu tartışılır, Vikipedia üzerinden alınan bilgidir.

Dağınık insanlar zeki değildir

“Dağınık insanlar daha zekidir.” Bu bilgiyi duyduktan sonra vicdani olarak inanılmaz rahatlamıştım. Çünkü tanıdığım en dağınık insan benim. Fakat bu bilgi yanlıştan ibaretmiş. Dağınık insanların üretkenliği düşüktür. Dağınıklığın yarattığı kaos, bilgiye erişme süresini kısıtlamakta ve odaklanmayı olumsuz etkilemektedir.

Üreticiden tüketiciye

Bir markette meyve ve sebze reyonunda minicik harfler ile yazılan bilgiyi aynen aktarıyorum; tarlada 0,15 TL, halde 0,52 TL, markette 1,12 TL. Yani matematik diyor ki; bir ürün üreticiden tüketiciye gelene kadar yol masrafı, saklama masrafı, çalışan masrafı, kira masrafı, vergi giderleri derken tam 646% fiyat artışı göstermektedir.

Makyaj süresine göre çirkinlik ölçümü

Asyalı insanların makyaj videoları ve değişimleri her zaman dikkatimi çekmiştir. Kendilerini olduklarından tamamen farklı bir görüntüye kavuşturabiliyorlar. Bu kadar makyaj merakı olan Japonlar aynı zamanda kendileri ile çelişen ve yüzümü güldüren bir inanca sahipler! Eğer ki günlük makyaj süreniz 4 dakikayı geçiyorsa, çirkinsinizdir.

Duygusal zekası yüksek insanlar

Yaklaşık 7 senedir çağrı merkezinde çalıştığımı biliyorsunuz. Bir müşteri temsilcisi reddedildiği zaman motivasyonunu tamamen kaybederken, bir başkası ise hayatına kaldığı yerden devam edebiliyor. İlk zamanlar bunu kendi içimde gamsızlık olarak isimlendiriyordum. Tabi ki olayın arka planı öyle değil. Duygusal zekası yüksek olan insanlar, reddedildiği zamanlarda dengelerini koruyabiliyorlar. Müşteri temsilcisi olarak çalışıp, başarılı olan bir çok insan da aslında duygusal zekası ön planda olan insanlardır.

Komedi filmleri izlemek yaratıcılığı tetikliyor

Fikir üretmekte ve yaratıcı olmakta sorun yaşadığınızı düşünüyorsanız komedi filmleri izleyerek işe başlamalısınız. Çünkü; pozitif bir ruh hali içerisinde olunduğu zamanlar beyin çok daha yaratıcı olmaktadır. Film seçimi de önemli diye düşünüyorum. Özellikle toplumumuzda komedi filmleri genelde zeka unsuru gözetilmeden küfürlerle veya insana yakışmayan hareketlerle güldürmek üzerine kurgulanıyor. Kaliteli yapım yok mu? Elbette ki var!

Siz hiç orangutana aşık oldunuz mu?

Eros kibar kanat çırpınışları ile yanaşır, sırtında duran oku çıkarır, kalbinizi hedef alır ve bam! Aşık olursunuz! Peki işin asıl boyutunda, bir insanda aynı anda “adrenalin, serotonin, oksitosin, dopamin ve vazopressin” hormonları salgılanırsa, o anda karşısında duran bir orangutana bile aşık olabilir gerçeğini biliyor muydunuz? Eminim ki bu kısmı okuyan ve aşık olduğu kişi ile alakalı sorun yaşayan bir çok insan içinden “ben zaten bir orangutana aşıktım/aşığım.” diyecektir lakin o başka bir olay.

Yalnızlık nedir?

Yalnızlık; bir insanın kendini dünyadan kopmuş hissetme duygusudur. Peki gerçekte böyle mi? Psikolojiye göre yalnızlık; kimse yanınızda olmadığında değil, istediğiniz kişi yanınızda olmadığında hissettiğiniz duygudur.

Öyleyse güzel bir alıntı ile yazının sonuna gelelim, sağlıcakla kalın;

Yalnızlık, sizin size yokuşunuzdur.

Hasan Ali Toptaş